14 Aralık 2010 Salı

BODY WORLDS

Son gün 17 Aralık 2010

   Gunter Von Hagens'in insan bedenlerini plastinasyon adı verilen bir teknikle şekillendirilip, sabit bir hareket
verdirilen sergisini gezme fırsatım oldu ve sizlerle paylaşmak istedim. İnsan gördüklerine inanamıyor ve bir daha bir daha  bakıyor.Sergi, doğum öncesi gelişimden başlıyor, Hareket sistemi, sinir sistemi, solunum...devam ediyor.  Beni en çok etkileyen  4 haftalık embriyo oldu. Kalp, gözler, kol ve bacakalar oluşmuş, fasulye büyüklüğü zarın içinde görünce büyüleniyorsunuz. Eğer gitmediyseniz, gitmenizi öneririm.      
   Ayrıca çıkarken Body Worlds kitabını da almayı unutmayın.
   Fotograf çekmek yasak olduğu için, kitaptan çektiğim bir iki fotoğrafı sizlerle paylaşıyorum.


Hamileliğin 23.Haftası

Can Taşıyan Kadın














6 Aralık 2010 Pazartesi

BİBERLİ ÇÖREK


     Bu tarifi sevgili arkadaşım Çiğdem’den aldığımı, susamlı kurabiye tarifimi yazarken bahsetmiştim. İşte bu tarif ta kendisi. Yapımı ve az malzeme kullanılması açısından çok kolay. Eğer acıyı fazla sevmiyorsanız, pul biber miktarı azaltabilirsiniz.
   Günlük tüketmenizi öneriyorum. Ertesi güne kaldığında yumuşaklığını kaybediyor. Fırın torbasına koyarak, fırında 10 dakika ısıtırsanız, yapıldığı andaki yumuşaklığı elde ediyorsunuz. Zaten karışım miktarı az olduğundan, 15-20 adet çörek oluyor.
   Yerken ağızda dağılması ve pul biberin acılığı damakta enteresan bir tat bırakıyor.
    Ben şekil verirken, çiğ köfte yapar gibi şekillendirdim. Parmaklarımın arasında sıktım. Pişince doğal olarak ilk formunu kaybetti. Siz dilediğiniz şekilde yapabilirsiniz. Yuvarlak, mekik şeklinde…
   Ayrıca, üzerine yumurta sarısı ve susam serpmedim. Siz dilerseniz, susam veya çörek otu da serpebilirsiniz…


Malzemeler:

- 3 yemek kaşığı yoğurt
- 125 gr margarin (oda sıcaklığında)
- 1paket kabartma tozu
- 1,5 çay kaşığı pul biber
- 2 çay kaşığı tuz
- 2 su bardağı un

Hazırlanışı:

1. Un bir kaba elenir. Ortası çukur açılarak tüm malzemeler konur.
2. Çok sert olmayan bir hamur elde edilen kadar yoğrulur.
3. Ceviz büyüklüğünde parçalar kopartılarak, avuç içerisinde şekillendirilir.
4. İsteğe göre, üzerine yumurta sarısı sürülüp, susam serpilir.
5. 160 derecede üzeri kızarana kadar pişirilir.









1 Aralık 2010 Çarşamba

PANKEK

    Pazar günü kahvaltı için yaptığım pankekler, aslında bizim kırk yıllık akıtmanın ta kendisi. Sadece ismi kulağa daha hoş geliyor o kadar. Ben tuzlu olarak yaptım. İsterseniz vanilya ve şeker ilavesiyle de tatlı formda yapabilirsiniz. Öyle de çok güzel oluyor. Arasına nutella, benim tercihim. Krem peynir, reçel, marmelat... istediğiniz her şeyi sürebilirsiniz.
   Aşağıdaki tariften toplam 21 adet pankekim oldu. Tabii sizin kullanacağınız kepçeye göre değişir. Ben özellikle, pankek yaparken kullanmak üzere bir kepçe aldım. Bu normal kepçeden biraz küçük olduğu için, krep tavasına tam üç adet aynı oranda koyabiliyorum. Büyüklüğü de tam isteğim gibi oluyor.
   Bu tarifi, yemek bloglarından birinde görüp yapmıştım. Hangi blogdan aldığımı hatırlayamadığım için yazamıyorum. AFİYET OLSUN…


Malzemeler

- 2 su bardağı süt
- 2 ad yumurta
- 2 su bardağı un
- 2 yemek kaşığı sıvı yağ
- 1 çay bardağı yoğurt
- 1 paket kabartma tozu
- 1 çay kaşığı tuz


Hazırlanışı

1. Tüm malzemeyi, aynı anda mikserle çırpın.
2. Krep tavasına ya da teflon bir tavaya fırça yardımıyla sıvı yağ sürün.
3. Karışımdan, istediğiniz miktarda tavaya dökün. Arkalı önlü pişirin.


Not:

- Eğer teflon tava kullanıyorsanız, her seferinde tavayı yağlamanıza gerek yok.
- Üzeri, baloncuk baloncuk kabarıyorsa altı pişti demektir. Diğer tarafını çevirmelisiniz.
- Eğer, herhangi bir aksaklıkla karşılaşmazsanız, 30 dakika içinde pankekleriniz hazır.

29 Kasım 2010 Pazartesi

HAŞHAŞLI KEK




     Yumuşacık, mis kokulu bir kek. Üstelik, hava almayan bir kapta sakladığınızda tazeliğini koruyan bir kek. Bir de haşhaşın, yerken ağza, kıtır kıtır gelmesi, çocukken yediğimiz patlamış şekerler vardı ya, işte o hissi veriyor. Sanki her an patlayacakmış gibi. Yemesi bana çok eğlenceli geldi. Umarım siz de beğenir ve aynı hissi yaşarsınız. Yiyen herkes tarifini istedi.
    Tarif, Sahrap Soysal’a ait.

Malzemeler

- 4 ad yumurta
-  1,5 su bardağı tozşeker
-  1 su bardağı sıvı yağ
-  1 su bardağı ılık süt
- 3 su bardağı un
- 1 adet portakalın rendesi
- 2 paket vanilya
- 1 paket kabartma tozu
- 3 yemek kaşığı toz haşhaş

Yapılışı

1. Toz şeker ve yumurtalar derin bir kapta, mikserle yüksek devirde çırpılır.
2. Sıvı yağ ve süt eklenerek, 2-3 dakika daha çırpılır.
3. Rendelenmiş portakal kabuğu ve vanilya ilave edilip tekrar çırpılır.
4. Un, kabartma tozu ve haşhaş eklenerek iyice karıştırılır.
5. Boza kıvamında, bir karışım elde ediyoruz.
6. 25 cm çapında, kek kalıbına veya borcam tepsisine aktarıyoruz.
7. 175ºC’ de 45 dakika pişiriyoruz.


NOT:

- Portakal kabuğu rendesi yerine limon kabuğu rendesi kullandığımda aynı tadı alamadım. Limon keke istediğim nemi vermedi. Bu yüzden, portakal kabuğu rendesi kullanmanızı öneririm.

-  Haşhaşın miktarını arttırmak, tadında herhangi bir değişiklik yapmadı. Haşhaşın miktarını arttırmanıza gerek yok. (Haşhaşı, aktarlarda bulabilirsiniz. Kilosu 25 TL)






    
 

ŞİRİN'İN NİŞAN KURABİYELERİ

       Bloguma birşeyler eklemeyeli epey vakit geçmiş, farkındayım. İnşallah bundan sonra daha sık birşeyler eklemeye çalışacağım.
        Sevgili Şirin'in Eskişehir'deki nişan töreni için yaptığım, kurabiyeleri...







1 Ekim 2010 Cuma

iPEK'İN BEBEK KURABİYELERİ


İpek bebeğin , hastane odasında dağıtılmak üzere, yaptığım ilk taraftar  kurabiyelerim...





28 Eylül 2010 Salı

NAZAR BONCUKLARI


Deneme maksatlı yaptığım, nazar boncuğu şeklindeki şeker hamurlu kurabiyelerim....




27 Eylül 2010 Pazartesi

ÇİKOLATALI KIŞ DONDURMASI



       Çok eskilerden bir tarif... Tarif defterimi karıştırıken, gözüme ilişti ve denemek istedim. Sosundaki yumurtanın çiğ olmasından hoşlanmaz iseniz, hazır çikolata sosu kullanabilirsiniz. Sosu pişirdikten sonra, yine aynı miktarda margarin ilave ederek, mikserlerleyin... Ben çok beğendim, umarım sizde beğenirsiniz. Şimdiden AFİYET OLSUN...

Malzemeler:
- 1 lt süt
- 3 kahve fincanı un
- 3 kahve fincanı şeker
- 1 paket vanilya
- 2 yemek kaşığı portakal kabuğu rendesi (isteğe göre)
- 1/2 paket margarin

Sosu için:
- 2 ad yumurta
- 3 yemek kaşığı kakao
- 3 yemek kaşığı şeker
- 1/2 paket eritilmiş margarin ( ılık olacak)

Yapılışı:
1. Süt, un, şeker, portakal kabuğu rendesi ve vanilya muhallebi kıvamına gelinceye kadar pişirilir.
2. Ocağın altı kapatılır ve margarin ilave edilerek, 15 dakika karıştırılır.
3. Kare veya dikdörtgen borcam sudan  geçirilir ve hazırlanan karışım dökülür.
4. Sosu için, tüm malzemeler pişirilmeden iyice  karıştırılır.
5.Hazırlanan sos, diğer karışımın üzerine dükülür.
6. Dışarıda biraz bekletilir ve iyice soğuması için buzdolabına konur.










25 Eylül 2010 Cumartesi

BERRİN ESİLA BEBEK KURABİYELERİ


      Sevgili İklil'in doğum yapan eltisi için, hastane odasında dağıtılmak üzere yaptığım, bebek kurabiyeleri...







24 Eylül 2010 Cuma

MERYEM & FATİH DÜĞÜN KURABİYELERİ

   
 Meryem ve Fatih için yaptığım düğün kurabiyeleri Temmuz ayından... Denizli'ye gönderdiğim oradan da İzmir'e giden kurabiyelerim...




22 Eylül 2010 Çarşamba

SELİN-PELİN DOĞUM GÜNÜ KURABİYELERİ


                  Sevgili arkadaşım Müge'nin, şirin ikizleri Selin ve Pelin için yaptığım kurabiyeler...



KINA TARİFİ




   Uzun süredir kendi boyamı kendim yapıyorum. Nasıl mı? Tabi ki kına ile... Hepimizin bildiği kına. Çoğumuzun kokukusunu sevmediğimiz kına... İlk zamanlar, vanilyayı keşfetmediğim zamanlarda, kına zamanım gelse bile kokusundan dolayı hep ertelerdim. Ama şimdi, kuaförüm bile kına yaktığımı anlamıyor. Artık, saçlarıma fön çektirirken, buram buram kına kokmuyorum. Vanilyayı ilk koyduğumda, acaba saçlarımı döker mi bir zarar verir mi diye endişe etmedim dersem yalan olmaz. Ama biz bunu sonuçta keklerimizde, kurabiyelerimizde kullanıyoruz  dedim ve denedim. Bu ikinci denemem oldu ve dökülme yada herhangi bir zarar verici bir etkisini görmedim. Herkesin saç yapısı farklı... Benim saçım, kalın telli ve oldukça gürdür. 
    Siz de denemeyi düşünürseniz, ilk etapta yarım paketle başlayın sonra gözleminize göre arttırırsınız. Son denememde 2 paket koyduğumdan, kına kokusunu  farkedilir bir şekilde içine hapsediyor diyebilirim. Ama kına kokusunu seviyorsunuz zaten kullanmanıza bile gerek yok.
    Nasıl bir renk oluyor diye sorarsanız? Saçımın rengi koyu kumral. Rastık koyduğum için koyu kızıl rengini alıyor. Kınanın boya gibi beyazları kapatıcı özelliği olmadığından, rastığı ilave ediyorum.

Malzemeler:
-  yarım kilo kına
- 3 adet cevizin dış kabuğu (yeşil olan kısmı)
- 1,5 çay kaşığı rastık
- 1 su bardağı demlenmiş siyah çay
- 2 paket vanilya

Yapılışı :
1. Ceviz kabukları, 3 subardağı konulan tencerede, siyah rengini verene kadar kaynatılır.
2. Rasrık, çay bardağına konulan çok az su ile (yarıdan az) çözdürülür.
3.Kına bir kaba elenir ve ortası havuz gibi açılarak, tüm malzemeler konularak karıştırılır.
   (kaynatılan ceviz kabuğu suyu, siyah çay, rastık ve vanilya)
4. Tüm malzemeler, birbiriyle bütünleşinceye kadar iyice karıştırılır.
5. Karışım, çok yoğun olmayacak.(resimdeki gibi )
6. Karıştırıldıktan sonra en az oda sıcaklığında 3-4 saat bekletilecek.

NOT:
1. Ceviz kabuklarını kaynattıktan sonra, mutlaka süzgeçten geçirin.
2. Eğer kıvam yoğun olursa, su ilave edebilirsiniz.
3. Benim saçım uzun olduğu için yarım kilo kullandım.
4. Rastık tek başınada kullanılıyormuş, ama ben hiç kullanmadım.saçlarımda çok beyaz olduğundan daha  koyuluk vermesinden dolayı kullanıyorum.
5. Bu karışımdan, bir miktar arttı ve buzdolabında bir poşete koyarak muhafaza ettim.Birkaç gün sonra geri kalanı saçıma uyguladım.
6. Kına karışımını, dışarıda 3 günden fazla bekletmeyin, küf yapıyor.

RASTIK



KINA KIVAMI

17 Ağustos 2010 Salı

DEV KURABİYE

     Hep hayalimdi, şöyle bol çikolatalı kocaman bir kurabiye yapmak. Ve nihayet bu hayalimi, yabancı sitelerde gezerken gördüğüm bu tarifle, gerçekleştirmiş oldum. Onların ölçüleri bizimkilerden oldukça farklı olduğundan, tarifi çevirirken bizim ölçülerimize göre uyarlamaya çalıştım. Sonuç tam istediğim gibi oldu diyebilirim.

     Bu karışımdan tam 12 adet kocaman, dev kurabiyeleriniz oluyor. İnanın beni çok heyecanlandırdı. Hayatımda yediğim en kocaman kurabiyelerdi. İlk gördüğümde, bunu bir kişi bir seferde yiyebilir mi oldu? Kurabiye sever olan ben bile tamamını yemeye cesaret edemedim. Bence sizde, dev kurabiyenizden önce şöyle kocaman bir ısırık alın, çünkü insan ben bunun tamamını yiyemem diyerek ikiye bölme isteği duyuyor. Siz önce böyle yapmayın, dediğim gibi kocaman bir ısırık alın ve öyle paylaşın, keyfini çıkartın.
     Birde pişerken mutfağa yayılan o koku yok mu? İşte bu kokuya bayılıyorum. O zaman anlıyorsunuz ki her şey yolunda ve on dakika sonra fırının kapağı açılacak, kokusuyla sizi baştan çıkartan kurabiyelerinize kavuşacaksınız.
     Bu kurabiyenin aslında orijinal adı “ Pillow Cookie ” olarak geçiyor. Türkçesi; Yastık Kurabiye . İçine konulan kekin, yumuşaklık vermesinden dolayı bu ismi vermişler sanırım. Ama bana göre dev bir kurabiye olduğundan bu ismi verdim.
     Orijinal tarifi buradan da görebilirsiniz.

Malzemeler:

- 1 paket margarin (250 gr)
- 1,5 su bardağı kahverengi şeker (260 gr)
-  2 ad yumurta
- 1 ad yumurta sarısı
- 2 paket vanilya
- 1 paket kabartma tozu
- 3,5 su bardağı un
- ½ çay kaşığı tuz
- ½ çay kaşığı karbonat
- 1,5 su bardağı granül çikolata (250 gr)

İçine :
- 12 adet mini eti browni topkek



Hazırlanışı:
1. Fırınınızı 170 dereceye ayarlayın.
2. Oda ısısında bekletilen margarin, krema kıvamına gelinceye kadar çırpılır.
3. Şeker ilave edilerek tekrar çırpılır.
4. Yumurta, vanilya, un, kabartma tozu, karbonat, tuz ve granül çikolata konularak yoğrulur.
5. İyice yoğrulduktan sonra streç filme sarılarak, buzdolabında en az 1 saat bekletilir.
6. Buzdolabından çıkarttıktan sonra hamuru, unlanmış tezgahta tekrar yoğurarak rulo şekline getirin ve 12 
    eşit  parçaya bölün.
7. Böldüğünüz 12 hamur parçasını avucunuzun içinde yuvarlatın ve 6 adedini streç filme sararak tekrar  
    buzdolabına koyun. (kurabiyeler büyük olacağından, iki seferde 6’lı olarak pişirilecek)
8. Fırın tepsinize yada tel ızgaranıza yağlı kağıt serin.
9. Avucunuzda büyük bir top yaptığınız hamuru iyice yayarak açın ve ortasına 1 adet eti browni kek 
    koyarak,  kapatın. Tekrar avucunuzun içinde yuvarlatın.
10. Tepsiye koyarken, elinizle hafifçe bastırarak yassılaştırın.
11. Kurabiyeleri tepsiye oldukça aralıklı dizin.
12. 170 derecede ısıttığınız fırında, üzeri kızarıncaya kadar, 30 dakika pişirin.


Öneriler…

- Un ilavesi yaparken dikkatli olun. Paket margarin, her ne kadar oda ısısında olsa da, daha az un ilavesi     
  ister.  Kase margarin daha yumuşaktır ve daha fazla un takviyesi isteyebilir.
- Hazır satılan garanül çikolataları tercih edin. Normal kare çikolataları parçalayıp koymayın sakın,erir  ve      istediğimiz o görüntüyü elde edemeyiz.                     
- Klimasız bir mutfakta, yaz sıcağında bu tarifi uygularken hızlı hareket etmek gerekiyor. Yağlı             olduğundan,      hamur hemen yumuşuyor ve şekillendirmek zor oluyor. Bu yüzden hamuru buzdolabında  1    saatten fazla bekletmek çok faydalı. Ben 2 saat beklettim.
- Tepsiye 3 üste 3 altta olacak şekilde, aralıklı olarak dizin. Çünkü, pişerken yayılıyor.


Hamurun ortasına kekleri yerleştirdim.                               





                                                                Hamuru yuvarlatarak elimle hafifçe bastırdım.


                  Kurabiyelerim fırın tepsisinde



İşte, kocaman dev kurabiyelerim...

                                  İçi yumuşacık kek kıvamında, kenarları kurabiye tadında...